Mübarek Ramazan ayının kutlu iklimini iliklerimize kadar teneffüs ederken Mescid-i Aksa’ya yönelik menfur ve mütecaviz muamelelerden derin bir kaygı ve üzüntü duyduğumuzu özellikle ifade etmeyi manevi ve milli bir sorumluluk olarak addediyorum.
İsrail güvenlik güçlerinin terör yöntemlerini devreye sokarak, 4 Nisan 2023 akşamından itibaren Harem-i Şerif’in muazzez ve ihlal edilemez statüsünü tahrip etme, mukaddes dokusunu zedeleme girişimi kabul edilemez bir ilkelliktir.
İsrail’in muamelesi düşmancadır.
Mescid-i Aksa’ya baskın düzenlenmesi, buraya sığınan ve ibadet eden din kardeşlerimize şiddetle müdahale edilmesi çok tehlikeli olayların fitilini tutuşturma ihtimalinin yanı sıra, insan ve inanç haklarının yok sayılması, kutsallarımıza vahim ve vahşi bir saldırıdır.
İsrail hükümetini gerilimi tırmandıracak şiddet eylemlerine derhal son vermeye, aynı zamanda aklıselim bir çizgiye gelmeye davet ediyor; Mescid-i Aksa’ya yapılan saygısız, kaba, orantısız, yaralayıcı ve insanlık dışı operasyonları tüm gücümle kınıyorum.
Bilinmelidir ki, Mescid-i Aksa ilk kıblemizdir, Miraç mucizesinin yükseliş eşiğidir, öyle de kalacaktır.